iş Hukuk

İş Hukuku

Selçuk Zencir Hukuk bürosu iş davaların da yılların deneyimi ile hizmet vermekte dir.

İşveren ile işçi arasında kurulan iş sözleşmesi nedeni ile çıkan tüm sorunlara uygulanan hukuku iş hukuku olarak adlandırmaktayız. İş hukukunun temel noktaları öncelikle 4857 Sayılı İş Kanunu çerçevesinde belirlenmiştir. Buna ek hükümler iş sözleşmesi ile işçi ile işveren arasında anlaşma sağlanarak düzenlenebilmektedir. Ancak bu ek hükümlerin 4857 Sayılı İş Kanunu ve ilgili diğer kanuni düzenlemelere aykırılık teşkil etmemesi gerekmektedir.

Her ne kadar uygulamada İş Mahkemelerinin işçi lehine karar verdiği algısı oluşmuş olsa da, bu husus yerleşik bir uygulama değildir. İşçi tarafından açılan davanın öncelikle usuli şartları taşıması gerekmektedir. Aksi takdirde dava, konuya – esasa girilmeksizin reddedilir.

Bilhassa işçiler tarafından sıklıkla, İş hukuku avukatı arıyorum, kıdem tazminatımı nasıl alabilirim, kıdem ihbar tazminatı alma şartları nelerdir, işçi için haklı fesih sebepleri nelerdir, sözleşmem feshedildi alabileceğim tazminatlar nelerdir, maaşımı alamıyorum, mobbing (psikolojik baskı) ile istifaya zorlanıyorum ne yapabilirim, rekabet yasağı sözleşmesi nedir, işveren hangi durumlarda sözleşmemi feshedebilir, işe tekrar girebilir miyim, işe iade davası nasıl açılır , hukuki yollardan nasıl işe tekrar girebilirim,istifa eden işçi kıdem tazminatı alır mı, zorla istifa ettirilen işçi ne yapmalı, iş hukuku sözleşmesinden doğan haklarım ve borçlarım nelerdir, iş verenin eşit davranma borcu nedir, taşeron muvazaa davası nasıl açılır, hizmet tespit davası nasıl açılır,fazla mesai ücretimi alamıyorum ne yapabilirim gibi sorular yöneltilmektedir.

Selçuk & Zencir Hukuk Bürosu olarak bizler, uzman ve deneyimli kadromuz ile pek çok iş davasını gerek işçi, gerek işveren vekili olarak sonuçlandırmış bulunmaktayız. İş hukukunun önemli noktalarından biri uzmanlık gerektiren bir takım nüanslarının bulunmasıdır. Bu nedenle işçilerin özellikle dava açarken bir avukattan hukuki destek almaları oldukça önemlidir. Zira işçilleriin kendi başlarına açtıkları davalarda yapılan pek çok hata davanın reddine haliyle alacağın kaybedilmesine yol açmaktadır.

4857 Sayılı İş Kanunu uyarınca 1 yıllık çalışmasını doldurmuş olan işçi kıdem tazminatına hak kazanmış olur. Kıdem Tazminatı, belli bir süre çalışan işçinin,  işyerindeki işinin sona ermesi durumunda verdiği emeğin karşılığı olarak işveren tarafından ödenmesi öngörülmüş bir tazminattır.

4857 Sayılı İş Kanunu işçinin kıdem tazminatı alabileceği halleri sınırlamıştır. Bu haller kanunda tek tek sayılmıştır. Bu durumları; işverenin haklı bir sebep olmadan işçinin işine son vermesi, işçinin haklı bir sebebe dayanarak işten ayrılması, işçinin askerlik sebebiyle işten ayrılması, işçinin emekli olmak amacıyla işten ayrılması, kadın işçinin evlendikten sonra bir yıl içinde işten ayrılması ve işçinin ölmesi şeklinde sıralayabiliriz.

İş Hukukunda bir diğer önemli ve sorun yaşanan konu ise fazla mesai ücretleridir. İşverenler tarafından kimi zaman fazla mesai alacağına ilişkin işçilere sözleşme imzalatılarak yahut iş sözleşmesine ek madde konularak işçinin bu alacağını alması engellenmeye çalışılmaktadır. Ancak belirli koşulları taşımaması halinde sözleşmede yazan bu hükümler geçerli olmamaktadır. Bu nedenle fazla mesai alacağını alamayan işçilerin iş sözleşmelerini haklı nedenle feshederek tazminatlarına hak kazanma şansları bulunmaktadır. Bu hususun bir iş hukuku avukatı tarafından değerlendirilerek fazla mesai alacaklarına ilişkin iş davası açılması mümkündür.

Bunun dışında iş davalarına ilişkin bir diğer önemli husus ise zamanaşımıdır. İşçilik alacaklarında zamanaşımı alacak türüne göre değişiklik göstermektedir. Bu nedenle bu hususta da iş hukuku avukatına danışmak işçi bakımından oldukça faydalı olacaktır.

Selçuk & Zencir Hukuk bürosu olarak iş hukuku avukatlarımız ile sizlere bu hususta hizmet vermekten memnuniyet duyarız.